Gaia Oliva Blog
 
06.11.2023

Akdeniz Tipi Beslenmeyle Sürdürülebilir Yaşama Destek Verin

Tüketilen her bir besin, biliyoruz ki kişisel sağlık için oldukça önemli. Ama beslenme alışkanlığı sadece kişisel sağlığı değil, sürdürülebilir bir geleceği de etkiliyor. “Peki, nasıl?” diyorsanız sürdürülebilir beslenme kavramı ve sürdürülebilir beslenmenin popüler tercihi olan Akdeniz tipi beslenme ile tanışmanın zamanı geldi.

Haydi, hep beraber daha iyi bir geleceğe adım atmak için sürdürülebilir beslenme modeli olan Akdeniz tipi beslenme hakkında tüm merak edilenleri incelemeye başlayalım.

Sürdürülebilirlik ve Sürdürülebilir Beslenme

Sürdürülebilirlik, ilk olarak 1987 yılında Birleşmiş Milletler tarafından yayımlanan Brundtland Raporu’nda -diğer adıyla Ortak Geleceğimiz Raporu- kullanılan bir kavram. Bu kavramın karşılığı ise bugünün gereksinimlerini, gelecek kuşakların gereksinimlerini karşılama yeteneğinden ödün vermeden karşılayan kalkınmayı ifade ediyor. Buna göre sürdürülebilirlik için var olan değerlerin devam ettirilmesi ve geleceğe taşınabilmesi için atılan her adımda geleceğe duyarlı bir anlayışın benimsenmesi diyebiliriz.

Sürdürülebilirlik kavramı, sıklıkla çevre ve iklim konularında karşımıza çıkmasına rağmen tanımından da anlaşılacağı gibi daha kapsamlı bir yapıya sahip. Dünyanın geleceği için bilinçlenmeyi ve bu bilinç doğrultusunda aksiyon almayı gerektiren sürdürülebilirlik; çevresel, sosyal ve ekonomik alanları kapsıyor. Bu nedenle de yönetimden üretime, tüketim alışkanlıklarından ekonomik gelişime kadar her alanda sürdürülebilirlik anlayışı ile ilerlenmesi oldukça önemli.

Sürdürülebilir yaşama destek vermek için atılması gereken bir adım da beslenme alışkanlıklarından geçiyor. Çünkü beslenme alışkanlıkları, bireylerin sağlıklarını etkileyen kişisel bir konu olmasından öte çevreyi de etkileyen bir durum. Bu da sürdürülebilir beslenme kavramını ortaya çıkarıyor.

“Peki, sürdürülebilir beslenme nedir?” diye merak ediyorsanız hemen cevaplayalım. Sürdürülebilir beslenme, sağlıklı ve besin değeri yüksek gıdaların erişilebilir olmasını sağlarken aynı zamanda çevresel kaynakları koruyan ve ekosistemle uyumlu tüketim alışkanlıklarını destekleyen beslenme anlayışını ifade ediyor. Bunu yapabilmenin yolu ise sürdürülebilir beslenme modellerinden geçiyor.

Sürdürülebilir Beslenme Modeli Nedir?

Sürdürülebilir beslenme; çevresel etkileri düşük, şimdiki ve gelecek nesillerin yaşamına katkı sağlayan beslenme biçimlerini benimser. Çünkü günümüzde besin üretimi ve tüketimi, maalesef çevresel bozulmada büyük bir paya sahip. Peki, nasıl?

Gıda üretimi sırasında harcanan su ve enerji, doğal kaynakların tükenmesine neden olurken karbondioksit salımı da sera gazı emisyonunun artmasına sebep olur. Hayvansal kaynaklı gıdaların üretiminde ise fazla miktarda su, enerji tüketimi ve sera gazı emisyonu olduğu bir gerçek. Bunun önüne geçmek için de daha çok bitkisel gıdaların tüketimini destekleyen sürdürülebilir beslenme modelleri bulunuyor.

Sürdürülebilir beslenme modelleri; sebze, meyve, tam tahıllar gibi daha çok bitkisel besin kaynaklarının tüketimini destekleyen beslenme biçimleri. Bu beslenme biçimlerini ise genel olarak şu şekilde sıralamak mümkün:

● Vegan ve vejetaryen beslenme
● DASH diyeti
● Nordik diyet
● Akdeniz tipi beslenme

Tüm bu beslenme modelleri, kendi içerisinde farklı özellikler gösterse de hepsinin temel amacı, kırmızı et ve işlenmiş gıda tüketimini azaltmak. Bu nedenle sürdürülebilir beslenme modellerini dönemsel olarak uygulanacak bir diyetten öte tüketim alışkanlıklarını değiştirerek sürdürülebilir geleceği destekleyen bir yaşam tarzı olarak görmekte fayda var.

Şimdi, sürdürülebilir beslenme modelleri arasında popüler bir seçenek olan Akdeniz tipi beslenmeyi daha yakından inceleyelim.

Akdeniz Tipi Beslenme Nedir?

Akdeniz tipi beslenme hem sağlık hem de sürdürülebilirlik açısından önemli bir yere sahip. Akdeniz ülkelerinin beslenme alışkanlıklarına göre şekillenen bu beslenme modeli, hayvansal gıdadan daha çok bitkisel ürünleri destekleyerek gıda üretiminde çevreye verilen zararı minimum seviyeye düşürmenin yollarından biri.

Akdeniz Tipi Beslenme Nasıl Olur?

Akdeniz tipi beslenme ile aslında besinler, tüketim sıklığına göre gruplara ayrılır ve dengeli beslenme için bir yol haritası oluşturulur. Bu beslenme modelinde yüksek düzeyde zeytinyağı, sebze, meyve, baklagil tüketimi desteklenir. Orta düzey tüketimde ise süt ve süt ürünleri, yumurta, tavuk, balık ve deniz ürünleri yer alır. Tüketimi en düşük seviyede olan besinler ise kırmızı et, doğmuş yağ ve şekerli besinlerdir.

Kısacası besin çeşitliliği açısından zengin bir beslenme modeli olan Akdeniz tipi beslenmede tüketilmesi ve tüketilmemesi gereken besinler gibi bir ayrım bulunmaz. Sadece besinlerin tüketimindeki sıklığa dikkat edilir.

Bu beslenme alışkanlığına sahip bir kişi, günlük olarak her öğününde meyve, sebze ve tahıl tüketimi yaparken beyaz et, süt ve süt ürünlerini haftada bir tüketir. Ancak kırmızı et ve tatlının tüketimi, en düşük seviyede olduğu için bu besin gruplarının tüketim sıklığı ayda bir gibi nadir olacak şekilde sınırlandırılır.

Besin tercihlerine yönelik bu tüketim hiyerarşisine ek olarak Akdeniz tipi beslenmenin olmazsa olmazı tabii ki zeytinyağı. Çünkü bu beslenme modelinde önemli olan; yağ tüketimini kesmek değil, yemeklerde kullanılacak yağın doğal ve bitkisel bazlı olmasına dikkat etmek. Zeytinyağı da zeytinin sıkılması ile elde edilen, aslında bir meyve suyu diye adlandırabileceğimiz oldukça doğal bir yağ olduğu için Akdeniz tipi beslenmenin vazgeçilmezi.

Akdeniz Tipi Beslenmenin Faydaları Nelerdir?

Akdeniz tipi beslenmenin uygulama detaylarından da anlaşılacağı gibi bu beslenme modeli için aslında beslenme alışkanlıklarında temel değişiklikler yapmak yeterli. Çünkü kısıtlayıcı bir diyet programının aksine Akdeniz tipi beslenme ile farklı besin çeşitlerini tüketmek mümkün. Sadece tüketim sıklığına dikkat etmek, bu beslenme modelinin temel noktası. Gıda tüketiminde yapacağınız bu değişiklik ile hem kendinize hem de sürdürülebilir yaşama katkı sağlayabilirsiniz.

Sürdürülebilirlik açısından bakıldığında Akdeniz tipi beslenme ile hayvansal gıda tüketimini azaltarak bu gıdaların üretiminden kaynaklı çevresel zararlara karşı önlem alabilirsiniz. İnsan vücuduna katkıları açısından bakıldığında ise bu beslenme modelinin pek çok faydası olduğunu görmek mümkün. “Peki, faydaları nelerdir?” diyorsanız Akdeniz tipi beslenmenin faydalarını inceleyelim:
● Akdeniz tipi beslenmeyi bir yaşam tarzı hale getiren kişiler ile yapılan bir araştırmaya göre bu beslenme modelinin; kanser, Alzheimer, Parkinson, kalp ve damar rahatsızlıklarının görülme sıklığını azalttığı belirtiliyor. Kısacası pek çok ciddi rahatsızlığa karşı önlem almanın yolu Akdeniz tipi beslenmeden geçiyor.
● Sebze ve meyve tüketimini destekleyen bu beslenme tipinin mental sağlığa da olumlu etkisinin bulunduğunu söylemek mümkün. Çünkü çalışmalara göre daha fazla sebze ve meyve tüketimi yapan kişilerde daha az depresyon belirtileri görülüyor.
● Yeme düzeninin etkisi, sadece fiziksel ve mental alan ile sınırlı değil. Tükettiğimiz her bir gıda; hafıza, odaklanma, algılama gibi bilişsel yetilerimizle de ilgili. Akdeniz tipi beslenen yaşlı yetişkinlerle yapılan bir çalışmada ise bu beslenme tipinin bilişsel işlevselliğe katkı sağladığı belirtiliyor.

Yapılan araştırmalardan da görüldüğü gibi Akdeniz tipi beslenme ile sürdürülebilir yaşama destek verirken sağlığınıza da katkı sağlayabilirsiniz. Tabii ki beslenme alışkanlıklarınızı değiştirirken size en uygun programı oluşturmak için her zaman bir uzmana danışmayı ihmal etmeyin.

Akdeniz tipi beslenmeyi yaşamınızın bir parçası haline getirmek isterseniz de sürdürülebilir tarım anlayışı ile üretilen ve zeytinyağını en doğal hali ile sofralara getiren Gaia Oliva zeytinyağı çeşitleri her zaman yanınızda.

cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR