Doğanın Geleceği İçin: Zeytinyağı Üretiminde Sürdürülebilir Yöntemler

Doğanın Geleceği İçin: Zeytinyağı Üretiminde Sürdürülebilir Yöntemler

Sürdürülebilir bir gelecek için çevreye duyarlı bir anlayışın benimsenmesi ve tüketimden üretime kadar her alanda bu anlayışla ilerlenmesi oldukça önemli. Bu durum tabii ki zeytinyağı üretimi için de geçerli. Peki, zeytinyağı üretiminde sürdürülebilir yöntemler nelerdir? Bu sorunun cevabını verebilmek için öncelikle sürdürülebilir üretim kavramına ve bu kavramın önemli bir konusu olan sürdürülebilir tarım anlayışına bakmamızda fayda var.

O halde gelin, doğanın geleceği için önemli bir konu olan sürdürülebilir üretim ve sürdürülebilir tarım hakkında tüm merak edilenleri incelemeye başlayalım.
 

 

Sürdürülebilir Kalkınma İçin Sorumlu Üretim ve Tüketim

İlk olarak 1987 yılında Birleşmiş Milletler’in Brundtland Raporu’nda kullanılan sürdürülebilirlik kavramı; bugünün gereksinimlerini, gelecek kuşakların gereksinimlerini karşılama yeteneğinden ödün vermeden karşılayan kalkınma olarak tanımlanıyor. “Peki, bu kalkınma için neler yapılması gerekli?” sorusunun cevabı için de Birleşmiş Milletler’in belirlediği ve 2030 yılına kadar hayata geçirilmesi için çalışmaların yapıldığı sürdürülebilir kalkınma amaçlarını incelemek gerekli.

Sürdürülebilir kalkınma amaçları içerisinde 17 tane hedef bulunuyor. Yoksulluğun sona erdirilmesi, çevrenin korunması, toplumsal cinsiyet eşitliği gibi bütüncül bir kalkınma planı oluşturan bu hedeflerden biri de sorumlu üretim ve tüketim. Hem üretim hem de tüketim alışkanlıklarında sürdürülebilirlik bilincinin benimsenmesi, dünyanın geleceği için atılması gereken adımlar arasında. Birleşmiş Milletler’in kalkınma planına göre bu hedefe ulaşmak için yapılması gerekenleri ise şu şekilde sıralamak mümkün:

● Doğal kaynakların sürdürülebilir yönetiminin ve etkin kullanımının sağlanması
● Küresel gıda atığının yarıya indirilmesi ve hasat sonrası kayıplar dahil üretimdeki ve tedarik zincirindeki gıda kayıplarının azaltılması
● Kimyasal atıkların yönetimi sağlanarak insan sağlığı ve çevre üzerindeki etkisini minimum seviyeye düşürmek için havaya, suya ve toprağa karışmasının azaltılması
● Önleme, azaltma, geri dönüşüm ve tekrar kullanma yoluyla atık üretiminin azaltılması
● Özellikle büyük şirketlerin sürdürülebilir üretim uygulamalarını kabul ederek sürdürülebilirlik için yaptıkları çalışmaları düzenli olarak raporlaması
● Ulusal politikalar ve öncelikler doğrultusunda sürdürülebilir kamu ihalesi uygulamalarının desteklenmesi
● Sürdürülebilir kalkınmayla ilgili herkesin farkındalık sahibi olması sağlanarak doğayla uyum içinde yaşamın güvence altına alınması
● Gelişmekte olan ülkelerin sürdürülebilir üretim ve tüketim için bilimsel ve teknolojik kapasitelerinin güçlendirilmesi
● İstihdam yaratan, yerel kültür ve ürünlerin teşvik edildiği sürdürülebilir turizmin gelişiminin izlenmesi için araçların geliştirilmesi ve uygulanması
● Doğal kaynakların tüketimi, atık üretimi ve çevreye zarar konularında savurgan tüketimi teşvik eden piyasa aksaklıklarının ortadan kaldırılması

Sorumlu üretim ve tüketim hedefi için tüm bu yapılması gerekenler ile aslında bir çerçeve program oluşturulmuş durumda. 2030 yılına kadar tüm bunların hayata geçirilmesi için de geriye sadece hem üreticilerin hem de tüketicilerin sürdürülebilirlik bilinci ile ilerlemesi kalıyor.
 





 

Sürdürülebilir Üretimin Prensipleri Neler?

Çalışma planından da anlaşıldığı gibi sürdürülebilir bir gelecek için hem üreticilerin hem de tüketicilerin sorumluluk alması şart. Bir tüketici olarak tüketim alışkanlıklarına sürdürülebilirlik bilincini entegre ederek dünyanın geleceğine katkı sağlamanız mümkün. Ancak bir üreticinin bu konuya daha hassas ve kapsamlı yaklaşması oldukça önemli. “Peki, nasıl?” diye merak ediyorsanız sürdürülebilir üretimin prensiplerini daha detaylı incelemekte fayda var.

Sürdürülebilir üretimde, üretim aşamasından üretilen ürüne kadar her bir aşamanın ekonomik, çevresel ve sosyal boyutları ile değerlendirilmesi gerekir. Yani sürdürülebilir üretim içinde çevre, toplum ve ekonomi kavramları yer alır; tüm bu kavramların birbirleri ile dengeli bir şekilde ilerlediği üretim tarzı benimsenir. Buna göre de sürdürülebilir üretimin prensiplerini şu şekilde sıralayabiliriz:
● Doğal kaynaklara zarar verilmemesi ve doğal kaynakların kullanımında maksimum verimlilik sağlanması
● Üretim aşamasında atık yönetimi yapılarak atık üretiminin azaltılması
● Çevreye zarar veren kimyasalların üretim faaliyetlerinde kullanılmaması
● Enerji israfından kaçınılması ve yenilenebilir enerji kaynaklarından yararlanılması
● Çevreye duyarlı ve insan sağlığına saygılı üretim anlayışının benimsenmesi

Tüm bu sürdürülebilir üretim prensiplerini, üretim faaliyeti gerçekleştiren her sektörden firmanın uygulaması tabii ki oldukça önemli. Ancak özellikle doğa ile iç içe üretimin yapıldığı tarım uygulamaları açısından sürdürülebilir üretim gerçekleştirmek, çevreyi korumak ve gelecek nesillere aktarmak açısından daha da önemli.

Sürdürülebilir üretim detaylarını incelediğimize göre şimdi, sürdürülebilir üretimin önemli bir kolu olan sürdürülebilir tarım kavramını ve sürdürülebilir tarım yöntemleriyle zeytinyağı üretiminde dikkat edilmesi gerekenleri keşfedelim.
 





 

Sürdürülebilir Tarım Nedir?

Sürdürülebilir tarıma; en genel anlamıyla çevreye zarar vermeden, doğal kaynakların korunmasını sağlayarak üretim teknolojilerin kullanıldığı bir tarımsal yapının oluşturulması demek mümkün. Çünkü unutmayın ki doğaya verilen zarar sadece üretim faaliyetlerini değil, dünyanın geleceğini de doğrudan etkiler. Doğanın bize sunduğu zenginlikleri gelecek nesillere aktarmak için de çevreye duyarlı sürdürülebilir tarım yöntemlerinin benimsenmesi şart.

“Sürdürülebilir tarım yöntemleri nelerdir?” diyorsanız hemen cevaplayalım: Doğal kaynakları korumak için toprağın doğru bir şekilde işlenmesi, bitkinin direncinin artırılması, kimyasal ilaçlama yerine organik seçeneklerin tercih edilmesi gibi yöntemlerle sürdürülebilir tarım faaliyetleri gerçekleştirilebilir. Sürdürülebilir tarım yaparken asıl önemli olan ise seri üretimden ziyade ürünün kalitesinin yükseltilmesi ve doğal dengeyi bozmadan üretim yapılmasıdır.
 





 

Sürdürülebilir Tarım ve Zeytinyağı Üretimi

Sürdürülebilir tarım yöntemleri, tüm tarımsal faaliyetlerde olduğu gibi zeytinyağı üretimi için de önemli bir yere sahip. Çünkü hem lezzeti hem de sağlığa faydaları ile dikkat çeken zeytin meyvesini her zaman aynı kalitede ve verimde üretmenin yolu sürdürülebilir tarım yöntemlerinden geçiyor.

Zeytincilik ve zeytinyağı üretiminde sürdürülebilir tarım faaliyetleri desteklenerek doğanın sunduğu bir zenginlik olan zeytin ağaçlarını korumak ve geleceğe aktarmak mümkün. Bunun için de kimyasal ilaçlardan uzak, tamamen doğal yöntemlerle, atık yönetimi yaparak, doğal dengeyi bozmadan sağlığa ve çevreye duyarlı zeytin ve zeytinyağı üretimi yapmak şart.

Biz de Gaia Oliva olarak sadece kaliteli ürünler sunmakla sınırlı kalmayıp lezzete gösterdiğimiz özeni doğaya da gösteriyoruz. Sürdürülebilir tarım yöntemleri ile her zaman doğal kaynakları koruyarak ve çevreye zarar vermeden üretim yapmaya özen gösteriyoruz.

Doğanın bizlere sunduğu lezzet ve şifa deposu olan zeytin ağaçlarına özenle bakarak zeytin meyvelerini ağaçlara hiçbir zarar vermeden titizlikle topluyoruz. Çünkü biliyoruz ki doğanın bize sunduğu bu zenginliği geleceğe aktarmak için sorumluluğumuz büyük. Bu sorumluluğun bilinci ile üretim yaparak zeytinyağının en doğal halini Gaia Oliva zeytinyağı çeşitlerimizle sofralarınıza taşıyoruz.
 

Etiketler: #sürdürülebilirlik, #üretim, #iyitarım, #çevre
Aralık 18, 2023
Listeye dön
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR